Umudumu ömür yolumdan yürürken kaybettim ben.
Ellerim cebimde, ağzımda henüz annemin süt koskusu..
KoÅŸulsuz sevildiÄŸimi zannettiÄŸim kollarda,
Yalın ayak çimenlere basarken fark etmeden dikenlerin kanattığını,
Attığım kahkahaların gelecek günlerime hıçkırık olarak saplanacağını bilmeden boğazıma,
Aldığım derin nefeslerin ciğerime zehir olduğunu
Ve sırtımı sıvazlayanların ellerindeki hançerin yavaş yavaş tenime soğuk soğuk girdiğini anladığımda kaybettim sevincimi..
Korkularım yaşıyormuş gibi görünen,
Aslında ölüm sessizliğine bürünmüş bedenimi kaplarken,
Haykıramadıklarımı, kalbimin gizli odalarına gömerken kaybettim sebeplerimi..
Ayyuka çıkmış çirkefliklerin arasında farkında olmadan
Bulaştığım kirlerin hesabını çirkin ağızlara verirken kaybettim adalete olan inancımı..
Ben,
Sırça köşklerin pamuklu döşeklerin;
El deÄŸmemiÅŸ yemiÅŸlerin,
Anne koynu şefkatlerin alışılmış korunaklığını, büyüyünce kaybettim..
ziya'N